BİST: BEN YORULDUM HAYAT!

Borsa İstanbul'da can sıkıcı günler devam ediyor. Herkesin yorulduğu bir dönemden geçiyoruz. Yatırımcılar yorgun, kurumsallar yorgun, borsa yorgun.. Bist100 endeksi 9.000 seviyelerinde tutunmaya çalışıyor. 9.200 puan ciddi bir teknik direnç olarak karşımıza çıkıyor. Bu direncin geçilip geçilmeyeceğini önümüzdeki hafta göreceğiz. 

Bist100 endeksinde son zamanlarda yaşanan patinaj, aşağı yukarı hareketler, tam toparlanacak derken tekrar tekrar yaşanan geri çekilmeler hem endeksi hem de yatırımcıları epey yordu. Ciddi bir talep kuruluğundan bahsetmek mümkün. Talep oluyor fakat tek taraflı oluyor, yani kısacası borsada biz bizeyiz. Dışarıdan (yabancıdan) talep gelmiyor. Daha önceki yazılarımda da borsanın yeni bir hikayeye ihtiyacı olduğundan bahsetmiştim. Nitekim Borsa İstanbul, Türkiye ekonomisindeki şirketlerin performansını yansıtmaktadır. Bu minvalde Türkiye ekonomisinde de büyümenin yavaşladığını görüyoruz. Dolayısıyla satın alınabilecek bir hikayenin olmaması ve yüksek faiz ortamının yatırımcıyı sabit getirili enstrümanlara götürüyor olması borsanın düşmesine sebep olmaktadır.  

Bist100 endeksine teknik açıdan bakacak olursak; 8.850-9.200 puan arasında bir dip çalışmasının yapıldığını gözlemliyoruz. Aslında yukarıda bahsettiğim gibi endeksin tam toparlanacak derken tekrar geri çekilmesi teknik anlamda bir dip çalışmasıdır. Bunun yanında borsa dolar bazında da ciddi gerileme yaşadı. Yıla 255$'dan başlayıp yılın ortasında 340$'lara çıkan Bist100 endeksi neredeyse yıla başladığı seviyelere tekrar döndü ve cuma kapanışını 258,85$'da yaptı. 5 Ağustos'ta Japonya kaynaklı yaşanan finansal krizden sonra dolar bazında değer kaybedip de toparlanmayan tek borsa da bizim borsamız oldu. 

Öte yandan yine daha önceki yazımızda bahsettiğimiz üzere şirket bilançolarının kötü gelmesi ve kötü gelmeye devam edecek olması da borsayı olumsuz etkilemekte. Bu sebeple enflasyon muhasebesinde alınacak yeni bir aksiyon temel anlamda şirketlerin finansal tablolarında değişikliklere yol açabilir. Enflasyon muhasebesinin özellikle sanayi şirketlerini ağır vurduğunu söylemek mümkün. Enflasyon muhasebesine dair olası gevşeklikler, bankalara dair bazı gecikmeli noktaların hariç bırakılması gibi aksiyonlar olursa belki bir kıpırdanma görebiliriz. 

Tüm bu şartlar altında borsada kalıcı yükselişlerin gelmesini beklemek hayalcilik olacaktır. Yılı kapatmaya 3 aydan kısa bir süre kalmışken ne değişecek de hisse senetlerine talep gelecek? kim bu talebi yaratacak? ya da bu kadar kısa bir sürede nasıl bir hikaye yaratılacak?. Alternatif enstrümanlar cazibesini devam ettiriyorken, faizler bu kadar yüksekken, kredili mal taşımak yatırımcıları bir hayli zorlarken ve her an bir jeopolitik risk veya siyasi bir risk ile karşı karşıyayken endeksin rekor seviyelere tekrar gelmesini beklemek gerçekçi olmayacaktır. Yine de bu kadar sığ ve düşük hacimli olan borsamızda her şeyin olabileceğini göz ardı etmemek gerekir. Ayrıca borsamızın neredeyse belirli bir zümreye ait olmasına ve bu zümrenin maalesef istediği gibi at koşturmasına da değinmek gerekir. Rakamlarla anlatmak gerekirse; borsadaki toplam 5.5 trilyon TL'nin 4.6 trilyon TL'si borsadaki 7 milyon yatırımcının sadece 19 binine aittir. Borsanın, bu satırları okurken borsa ile ilgilenen herkesin aklına gelen o malum büyük kurumsal yatırımcı şirketlerin insafına da kaldığını söylemek mümkün olacaktır. Dolayısıyla bu büyük kurumsalların hareketlerinin ne yönde tezahür edeceği de önemlidir.

Son olarak, Ortadoğu'da yaşanan gerginlik de belirsizlik yarattığından yatırımcıları riskten kaçmaya yönlendiriyor. Bu hafta sonu Ortadoğu'da tansiyon düşük geçerse pazartesi günü açılışla geçen hafta yaşanan kaybın bir kısmı geri alınarak haftaya başlanabilir. Fakat bunun da kalıcı olmayacağı kanaatindeyim. İlave para girişleri olmadığı müddetçe çok büyük değer kayıpları olmadan endekste arada birtakım tepkiler gelebilir. Özetlemek gerekirse, borsada yaşanan talep kuruluğu, beklenen yabancı yatırımcının bir türlü gelmemesi, Türkiye'de satın alınabilecek bir hikayenin olmaması ile ülkede yaşanan bu ekonomik koşullarda ve bu yatırım ortamında yatırımcının arzu ettiği toparlanma kısa vadede olmayacakmış gibi görünüyor. Bu da can sıkıcı günlerin bir müddet daha devam edeceğini gösteriyor. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BORSA'DA ALGO OPERASYONLARI, YABANCI YATIRIMCI VE ÖNÜMÜZDEKİ SÜREÇTE NELER BEKLİYORUZ?

BÜYÜK BİR DÜNYA SAVAŞI YAKLAŞIYOR MU?

BAK SEN ŞU FİTCH'E!